Tarımın en doğru adresi

29 Aralık 2015 Salı

ŞAP HASTALIĞI NEDİR-BELİRTİLERİ NELERDİR?

Şap hastalığı nedir? 

Şap Hastalığı virüs adı verilen gözle görülemeyen küçük canlılar tarafından meydana getirilen çift tırnaklı hayvanlara özgü, çok bulaşıcı ve hızla yayılan bir hastalıktır.   
Bu hastalık sığır, manda, koyun, keçi ve domuzlar yanında yabani çift tırnaklı hayvanlarda da görülür.                             
Hastalık hem ekonomik boyutuyla, hem de hayvan sağlığını etkilemesi nedeniyle çok sayıda ülkenin gündemini oluşturmaktadır.
Şap hastalığının meydana getirdiği kayıplar:
• Süt ve et verimindeki kayıplar, 
• Hayvanların gelişmesinde gerilik, 
• Gebe hayvanlarda yavru atma, 
• Özellikle genç hayvanlarda görülen oldukça yüksek oranda ölümler, 
• Dış ticarete getirilen kısıtlamalardan doğan ekonomik kayıplar, 
• Tedavi masrafındaki maliyet. 


Hastalığın belirtileri nelerdir
Sığırlarda hastalık belirtileri


• Yüksek ateş, 
• Titreme, 
• Donuk ve cansız bakışlar, 
• Salyalı ve şapırtılı ağız, 
• Ağız, dil ve dudaklarda yaralar, 
• Diş etlerinde hassasiyet ve içi dolu kabarcıklar, kabarcıklar birkaç saat sonra açılır ve açık kırmızı renkli yaralar meydana gelir
• Hassas ve ızdıraplı ayaklar, 
• Ağır vakalarda tırnak düşmesi, 
• Süt veriminde azalma, 
• Buzağılarda ölüm.


Koyunlarda klinik belirtiler


Sığırlarda görülen belirtilere ilave olarak;
• Durgunluk, 
• Halsizlik, 
• Aniden oluşan topallık, 
• Sürüden ayrı yatma isteği, 
• Kuzularda ölüm. 


Bulaşma yolları
Hasta hayvanların sağlamlara teması, idrar, gübre, süt, sparma ile bulaşma olur. Ayrıca hastalık etkeninin bulaşmış olduğu deri, yem, yataklık, ot, su, bakıcı, nakil vasıtaları, hastalıklı etlerden yapılan salam, sosis, gibi ürünler ile fare, kuş, yılan, kaplumbağa, gibi taşıyıcılarla da bulaştırma mümkündür.
Şap, sürüler arasında direk temas ve havadaki virüsün teneffüs edilmesiyle bulaşıyor. Sap virüsü, karada rüzgar yoluyla kilometrelerce uzaklara taşınabiliyor. Suda ise mesafe daha da artıyor. Hasta hayvanların hareket etmesi şapı ayrı sürülere bulaştırabiliyor. Araçlar, aletler, tarım ürünleri ve insanlar da taşıma görevi görüyor. Virüs uzun süre etlerde,iliklerde, iç organlarda ve pastörize edilmemiş ürünlerde yaşayabiliyor.
Etkenin (Virüsün) Dayanıklılığı:
1) Direkt güneş ışınları karşısında kısa zamanda harap olur.
2) Isıya dayanıksız olup, 60- 65 oC de, 30 dak. 85 oC de ise derhal ölür.
3) Çevre şartları: Etken, kuruluğu, soğuk ve karanlığı sever
4) Sığır derisi ve kıllarda, 4 hafta; Lastik çizmelerde, 14 hafta; Samanda, 15 hafta; Toprakta, 4 hafta; Kuru otlarda ve danelerde, 5 ay hastalık yapma gücünü korur.
5) 1 / 2000 lik konsantre formol; % 3-5 Çamaşır Sodası; % 4-5 lik Sodyum Karbonat (Soda); 1 / 10 oranında sulandırılmış sirke yahut %4 lük Alkol; 1 / 200 lük Potasyum Permanganat; 1 / 250 lik lodophore gibi antiseptiklere karşı hassastırlar.
Hasta hayvanların ağız, ayak ve memelerinde meydana gelen yaraların çabuk iyileşmesi için yukarıdaki antiseptiklerle yıkanması yanında, güçlü antibiyotikler ve pomatlar tatbik edilerek iyileşme hızlandırılır.
Sürü tedavilerinde, ahırın kapısına 15 -20 cm derinlikte uygun uzunlukta beton havuzlar yapılarak, içerisine %2 lik çamaşır sodası veya %5 lik formolün göz taşı doldurarak hayvanlar içerisinden geçirilir.
Hayvanlarda Koruyucu Önlemler
1. Bir yaşına kadar olanlara 4 ayda bir, bir yaşından sonra 6 ayda bir kombine aşılar yapılmalıdır. Aşılar soğuk zincir içerisinde taşınmalı ve kurallara uygun tatbik edilmeli
2. Yeni satın alınan hayvanlar en az 10 gün karantinaya alınmalı.
3. Ahırlara hayvan bakıcısından başkasının girmemesi, bakıcının ahırda özel elbise, çizme kullanması
4. Sağım öncesi ve sonrası malzemelerin mutlaka sıcak su ile yıkanması
5. Hastalıklı bölgelerden asla hayvan alınmamalı
6. Ölen hayvanların yakılarak yahut derin çukurlara gömülüp üzerine kireç dökülmeli, kullanılan, malzemeler 70-80 oC kaynatılmalıdır.






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder